VOB’un geleceği Yaşar’da tartışıldı
Yaşar Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleşen İzmir’in Borsacılık Serüveni panelinde konuşan VOB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, VOB’un İstanbul’a taşınmaya değil, önünün açılmasına ihtiyaç duyduğunu söyledi. İZKA Kalkınma Kurulu Başkanı Kemal Çolakoğlu da VOB’u taşımanın Finans Merkezi projesine sinerji sağlamayacağını savundu.
İstanbul’un finans merkezine dönüştürülmesi projesinin bir parçası olarak gündemde olan Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası’nın (VOB) İstanbul’a taşınması konusu, Yaşar Üniversitesi’nde düzenlenen “Ticaret ve Finans Merkezi İzmir’in Borsacılık Serüveni” konulu panelde bir kez daha masaya yatırıldı. Egeli Sabah’ın Genel Yayın Yönetmeni gazeteci – yazar Ünal Ersözlü’nün moderatörlüğünde gerçekleşen panel öncesinde konuşan VOB ve İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli ile Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ahmet Yiğitbaşı da bu konudaki görüşlerini aktardılar.
VOB’un riskleri azaltıcı bir piyasa aracı olarak önemine vurgu yapan Yiğitbaşı, “İzmir, 2005 yılından bu yana VOB’a ev sahipliği yapıyor. VOB üreticilere, ithalat ve ihracatçılara, portföy yöneticilerine, bankacılara piyasa kağıtlarının gelecekteki seyri konusunda fikir vermesi sebebiyle son yönetimde yön belirleyici olarak faaliyet gösteriyor. İzmir de Türkiye ekonomisinin potansiyeli yüksek önemli merkezlerinden biri ve gelecekte de öyle olacak. Gelişmiş bir ekonominin vazgeçilmez koşullarından biri de gelişmiş bir finans sistemine sahip olmaktır. Bu anlamda İzmir, Türkiye’nin alternatif finans merkezi adayıdır” dedi.
VOB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli ise bölgesel gelişmişlik farkının büyük sorun olduğu ülkemiz VOB’un İzmir’de olmasının büyük bir güç ve motivasyon kaynağı olduğunu söyledi. Girişimci bir ruha sahip olan İzmir’in borsacılık geleneğine sahip bulunduğunu da belirten Kestelli, “VOB’un işlem hacmi 440 milyar liraya ulaştı, VOB birkaç yıl içinde dünyanın 30 büyük türev borsasından biri oldu. O kadar başarılı oldu ki pek çok talibi çıktı. Bu taliplerden biri de hükümetimiz. Ekonomi yönetimi, İstanbul’u bir finans merkezi haline getirmek istiyor. Bu plan dahilinde VOB’un İstanbul’a taşınması arzusu da bir süredir alttan alta dillendiriliyor. VOB’un İstanbul’a taşınması konusunun gündeme gelmesi bile VOB’un ne kadar önemli işler başardığının, sermaye piyasamızda ne kadar önemli bir yer edindiğinin göstergesidir” dedi. Ancak, bu karşın VOB’un İstanbul’a taşınmasının gerekmediğini belirten Kestelli, “VOB’un İstanbul Finans Merkezi Projesi’nde güçlü bir yapılanma ile bu projeye omuz vereceğinden kimsenin şüphesi olmasın. İşbirliğine sonuna kadar açığız. Biz, Türkiye’de türev ürünlerin VOB’da bir an evvel işleme açılmasını istiyoruz. VOB katma değer yaratan, kar eden, vergi veren, istihdam yaratan, İMKB ve SPK’ya da kaynak yaratan bir kurumdur. VOB’un ihtiyaç duyduğu şey önünün açılmasıdır. Umuyor ve diliyorum ki hükümetimiz de sağduyu gösterecek ve bu güçlü talebi göz ardı etmeyecektir” dedi.
İZKA Kalkınma Kurulu Başkanı ve ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Kemal Çolakoğlu da ilginç bir örnek vererek VOB’un neden taşınmasına ihtiyaç olmadığını anlattı. Çolakoğlu, “İstanbul’un bir finans merkezi olması projesine saygı duyuyor ve destekliyoruz. İMKB’nin İstanbul’da olması bu projenin hayata geçmesini kolaylaştıracaktır. Ziraat, Halk ve Vakıf banktan hangilerinin taşınacağı belirlendi ya da belirlenmek üzeredir. BDDK ve SPK da bu projede yer alacak diye biliyoruz. Bununla birlikte projenin içinde yer alması düşünülen Merkez Bankası’nın İstanbul’a taşınmasından vazgeçildiğini de biliyoruz. Ulaştığımız teknoloji çağında hiçbir kurumun fiziki olarak nerede bulunduğunun önemi kalmamıştır. Bugün İzmir’de oturan herhangi bir vatandaş, New York Borsası’ndan istediği hisse senedini alabiliyor. Bunun için New York’ta oturmaya gerek yok, bunun için New York Borsası’nın İzmir’de şube açmasına da gerek yok. Aynı şeyi VOB için de söyleyebiliriz. Fiziki olarak İstanbul’a taşınmasının sağlayacağı ek bir fayda olmayacağı açıktır. İzmir’de doğmuş, İzmir’de büyümeye devam eden artık İzmirli olmuş bir VOB’un İstanbul’a taşınmasına da gerek yoktur. Aynı İzmir’deki İhracatçı Birliklerinin kapatılarak İstanbul’daki birliklerle birleştirilmesini isteyenlere karşı durduğumuz gibi, doğruları iyi anlatarak, İstanbul’un finans merkezi olması projesinin VOB’u İzmir’den taşımadan da hayata geçirilebileceğinin önemini anlatabilmeliyiz” şeklinde konuştu.
Dünya Gazetesi İzmir Temsilcisi Serap Zeybek başkanlığını üstlendiği panelin ‘’İzmir’in Global Markası VOB: Reel Sektör VOB’u ne kadar tanıyor’’ başlık oturumda reel sektörlerde bizim gibi ülkelerde bireysel yatırımlar etkindir. Kuumsal yatırımlar yeni yeni girişim yapmaktadır. Geçmişteki tecrübelerimize ışığında daha sakin davranıp etkinliğin artmasına şahit olacağımıza inanıyorum’’ şeklinde konuştu.
VOB Genel Müdürü Çetin Ali Dönmez,’’Türkiye’de özelleştirme giderek hız kazanmakta ve hükümetler serbest pazar ekonomisinin koşullarını sağlamaya yönelik politikalar uygulamaktadır. Bu olgunun paralelinde ülkeler arasında sermayenin serbest dolaşımı teşvik edilmekte ve bu alandaki kısıtlamalar uygulamaya konulan yeni düzenlemelerle kaldırılmaktadır. Serbest pazar ekonomisi bağlamında oluşan bu gelişmeler sonucunda Türkiye’de faaliyet gösteren tüm firmalar global ekonomik dalgalanmalara karşı daha hassas hale gelmektedir. Bu nedenle risk yönetimi araçlarına duyulacak ihtiyaç son derece belirgin olup, Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası bu riskleri yönetmek isteyenlere önemli fırsatlar ve enstrümanlar sunmaktadır’ şeklinde konuştu.
Panel sonunda Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, Rektör Prof. Dr. Murat Barkan ile VOB Başkanı Işınsu Kestelli panel konuşmacılarına birer teşekkür plaketi sundu.
VOB tişört tasarım yarışmasında birinci olan Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Grafik Tasarımı Bölümü Öğrencisi Seda Yılmaz’a ödülünü Çolakoğlu verdi. Şehir dışında olan Yılmaz’ın ödülünü onun adına arkadaşı Gizem Ulusoy aldı.
no images were found