“Telesafirlik”ten sanal misafirliğe

 Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferah Onat, tüm dünyayı etkisi altına alan Covid 19 salgını nedeniyle evde kalan insanların, en temel ihtiyaçlarından olan sosyalleşmeyi, çeşitli uygulamalar üzerinden görüntülü görüşmeler yaparak gidermeye çalıştıklarını söyledi. İletişimin, insanlığın temel ihtiyaçlarından olduğunu vurgulayan Onat, “Eskiden herkesin evinde televizyon yoktu ve akşam olduğunda telesafirler evlerimize gelir, birlikte yayın izlerdik. Bu günlerde ise geçmişteki telesafirliğin yerini sanal misafirlik aldı. Artık herkes evinden birbirine, bu kez ekranlar aracılığıyla misafir oluyor” dedi.

Dünyada milyonlarca insan Covid-19 salgınının yayılmasını önlemek için evinde kalıyor. Bunun fiziksel mesafeyi sınırlamak anlamına gelse de sosyal mesafeyi sınırlamak anlamına gelmemesi gerektiğine dikkat çeken Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferah Onat, dijital medyanın kişilerarası ilişkilerde sınırları kaldırmaya yardımcı olduğunu belirtti. Doç. Dr. Ferah Onat, “Mevcut duruma baktığımızda fiziksel mesafemizi sınırlandırdık aslında. Toplum olarak misafir ağırlamayı, misafirliği çok seviyoruz ve sosyal ilişkilerimizi sürdürmenin, statü sahibi olmanın en önemli eylemi, yüzyıllardan beri misafirlik oldu. Oysa bugün salgın nedeniyle evlerimizde kalmak zorundayız. En önemli ihtiyaçlarımızdan biri olan iletişimi ve sosyalleşmeyi sosyal medya platformları sayesinde sürdürüyoruz. Özellikle Instagram’da her gün kalabalık görüşmelerden çekilmiş fotoğraflar sürekli paylaşılıyor. İsteğe bağlı karantina sürecinde, insanların dijital medya uygulamaları kullanarak görüntülü görüşmeleri arttırdığı gözleniyor” diye konuştu.

Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferah Onat

SANAL MİSAFİRLİK DÖNEMİ

Bir kitle iletişim aracı olarak televizyonun, hayatımıza girdiğinde çok az sayıda evde olduğunu hatırlatan Ferah Onat, “Mahalledeki herkes, akşam o evde toplanıp televizyon izlerdi. Televizyon izlemek için gelen misafirlere, Halit Kıvanç telesafir adını takmıştı. Ne zaman ki her eve televizyon girer oldu önce telesafirlik ortadan kalktı. Bugünlerde ise geçmişteki telesafirliğin yerini sanal misafirlikler aldı. Artık herkes evinden birbirine bu kez ekranlar aracılığıyla misafir oluyor. Uzaktan çalışma ve görüntülü görüşme imkanı sunan bir uygulamaya olan talebin Mart ayında yüzde 700 arttığını açıklaması da bunun göstergesi” dedi.

SOSYALLEŞMEK EN TEMEL İHTİYAÇ

Sanal misafirliklerin, özellikle sokağa çıkma yasağı nedeniyle sosyalleşmeye hasret olan aile büyükleri için önemli olduğunu belirten Doç. Dr. Ferah Onat, “Aile büyüklerimiz, bu dönemde yakınlarından uzakta, yalnızlar. Size, özellikle de varsa çocuklarına ve torunlarına hasret durumdalar. Sanal ortamda yapılan bu görüşmeler onlar için bir moral kaynağı. Uzun süre görüşülmeyen kişilerle görüşmek için iyi bir fırsat. Okul arkadaşları, akrabalar gibi çevrelere zaman ayırıp bu zor dönemde gönüllerini almak, yanlarında olduğunuzu hissettirmek mümkün. Sanal misafirlikte de karşılıklılık önemli. Sizi arayan olursa siz de onları arayın. Uygun olmazsanız görüşme için açıkça belirtin ve mutlaka geri dönün. Moral olması için gelecekten ve güzel konulardan konuşun” tavsiyesinde bulundu.

EN ÇOK İFADE EDİLEN DUYGU ÖZLEM

Çevrimiçi yaptığı derslerde sorduğu öğrencilerden, görüştüğü kişilere kadar birçok kişiye bu duyguyu sorduğunu ifade eden Ferah Onat, “Ne hissettiklerini sorduğumda; genelde en çok ifade edilen duygu, özlem oldu. İnsanlar bu görüşmelerden keyif duyduklarını, rahatladıklarını, moral kazandıklarını ve görüşmeler sonrasında kendilerini mutlu hissettiklerini söylediler. Daha çok yakınlarla yapılan konuşmalar sonrasında bu duyguların ortaya çıktığını belirttiler. Ayrıca, farklı uygulamaların çeşitli özellikleri de var, film izleme partileri gibi. Birlikte aynı anda film izleyip sonra tartışabiliyorsunuz. Bazı kullanıcılar çoklu görüntülü görüşmelerde dikkatin dağıldığını söylerken bazıları ise kalabalık yemekli aile toplantılarının aynısını sanal ortamda yapabildiklerini ifade ediyor. Uzaktan görüşme araçlarıyla katılımcı sayısı 1000 kişiye varan online toplantılar yapmak da mümkün ve bazı dernekler üyelerini sanal alemde bir araya getirmek için duyurular yapmaya başladı. Özellikle sivil toplum örgütleri yönetimleri, üyelerinin moralini yüksek tutmak ve aidiyeti arttırmak için uzaktan görüşmeyi kullanabilirler” şeklinde konuştu.

Bu görüşmelerde uyulması gereken noktalar konusunda da tavsiyelerde bulunan Doç. Dr. Onat, “Görüşmelerde mümkünse önceden sözleşin, gün ve saat belirleyin, eğer çoklu görüşme olacaksa görüşme yapılacak kişileri netleştirin, kimler katılacak belli olsun. Mümkünse büyük ekrandan görüşmeyi tercih edin, ekran ne kadar büyük ve net olursa karşınızdakinin ifadelerini o kadar iyi görebiliyorsunuz. Evin en düzenli ve internetin en iyi çektiği, dışarıdan gelen sesin en az olduğu bir ortamı tercih edin, mümkünse temiz ve düzgün giyinip kendinize özen göstermeye dikkat edin. Eğer ailecek görüştüğünüz kişilerse mutlaka çocukları da görmek isterler, çocuklara da görüşmeden önce haber verin. Sürenin sizin ve karşınızdaki için makul olmasına dikkat edin. Gençler saatlerce konuşabilirken orta yaşlılar daha kısa süre konuşuyorlar. Eğer görüştüğünüz kişi her gün görüştüğünüz yakın arkadaş ya da akraba ise süre çok uzun olabiliyor ve ön hazırlığa gerek kalmıyor” dedi. ​