Ses terapiyle strese de korkuya da son

Sinema terapi ve sinemada sesin kullanımıyla ilgili çalışmaları ve kitapları bulunan Yaşar Üniversitesi Film Tasarımı Bölümü Öğretim Görevlisi Kerem Kaban, ses terapi yöntemiyle; farklı frekanslardaki sesleri dinleyerek başarıyı artırmak, iş ve okul hayatında ilerleme kaydetmek, stres ve kaygılardan uzaklaşmak gibi birçok şeyin mümkün olduğunu belirtti.

Yaşar Üniversitesi Film Tasarımı Bölümü Öğretim Görevlisi Kerem Kaban, ses terapisini anlatarak, “Ses terapi, özel olarak kulak ve beyin performansını artırmak, aynı zamanda da hayatınızı geliştirmek için bir kulaklık ve taşınabilir müzik çalar ekipmanıyla belirlenmiş ses frekans aralıklarında kaydedilmiş ses dalgalarını kullanan ve tedavi edici an esnasında oluşan bir dinleme sürecidir” dedi.

Yaşar Üniversitesi Film Tasarımı Bölümü Öğretim Görevlisi Kerem Kaban
Yaşar Üniversitesi Film Tasarımı Bölümü Öğretim Görevlisi Kerem Kaban

SESLE  BEYİN KONTROLÜ

“Film terapi” ile “Sinemada ses ve sesin ontolojisi” kitaplarını da yazan Kerem Kaban, “Ses frekanslarıyla beyin dalgalarını yönetmek ve bilinç kontrolü sağlamak artık sadece orduların ve istihbarat teşkilatlarının ilgi alanı değil. Başarısını artırmak, iş ve okul hayatında ilerleme kaydetmek isteyenler, stres ve, kaygıdan kurtulmak, hatta sevgili bulmak isteyenler bile alfa, beta, teta dalga boylarındaki ses frekanslarını dinliyor. Nasıl olduğumuzu ve kendimizi dış dünyaya nasıl yansıttığımızı belirleyen beyin dalgalarımız. Uyanık ve tetikte olduğumuz dalga boyu beta, yaratıcı ve hayalci olduğumuz frekans alfa örneğin. Uyumak üzere olduğumuzda da beynimiz teta frekansında. Beyin dalgalarını yöneterek bilinç kontrolü sağlama düşüncesi yeni değil. 70-80 yıllık bir mevzu. Birçok kişi, alfa, beta, teta titreşimlerindeki ses frekanslarının bulunduğu özel hazırlanmış müzikler dinliyor. Youtube’da bile çeşitli ses videoları bulmak mümkün” diye konuştu.

YSR Ses Terapi (1)

SES TERAPİYLE MUTLULUK

Kaban, bir kişinin sosyal ortamlarda yaşadığı problemlerde, özgüven eksikliği, sosyalleşememe, kendini ifade edememe, eğitim ve iş hayatında yaşadığı başarısızlıklar, motivasyon eksikliği, kronik yorgunluk, stresle başa çıkamama, konsantrasyon eksikliği, migren ve baş ağrısı şikayetlerinde, kilo, sigara ya da uykusuzluk gibi tanımlanmış birçok problemde de farklı hz’lerdeki ses frekanslarının terapi amaçlı kullanıldığını söyledi.

Kerem Kaban, “Aşık olduğumuzda daha romantik melodiler ilgimizi çekerken daha heyecanlı olduğumuzda ise hızlı ritimli melodileri daha kolay algılarız. Müzik, soyut bir kavram gibi gözükse de tamamen somutlaşan bir durum alır beynimizde. Öyle ki beynimizin bir yerinde aklımızdan yıllarca çıkaramadığımız ritimler, melodiler, armoniler, kısaca ses dalgaları vardır. İşte müzikteki  bu farklı frekanslar insanı mutlu edebilir, rahatlatabilir, sinirlendirebilir ve hatta strese bile sokabilir” dedi.

HANGİ FREKANS NE İÇİN KULLANILIYOR

Kerem Kaban, “Suçluluk duygusu ve korkularınızdan kurtulmak mı istiyorsunuz? Umutsuzluktan sıyrılıp mutlu olmak mı? 396 Hz frekans tam size göre. Tüm enerjinizi serbest bırakmaya yardımcı olur. 396 Hz kendi  içimize attığımız ve bilinçaltında biriktirdiğimiz duyguları, kararları anlamamızda bize yardımcı olur. 417 Hz ise bir değişim ve karar verme sürecindeyseniz enerji kapasitenizi ortaya çıkarır. Travma haline gelmiş anlarınızı toparlar ve sizi cesaretli davranmaya iter. 528 Hz  frekansı, yaşam enerjisinin artması, zihinde ferahlık, farkındalığı arttırma ile yaratıcılığı tetikler. Güdülerimize yeni bir yapılanma ve iç huzur getirir. 639 Hz frekansı ise ikili ilişkilerde ve topluluk içinde dengeli olmanızı sağlamak, sosyal yaşamda ilişkilerinizi düzenlemek, toplumda dengeli olmak ve iyi bir iletişim kurmak için yardımcı olur. 741 Hz frekansı, kendini ifade etme, gündelik problemlerle başa çıkma ve çözüm arayışlarını kolaylaştırmayı sağlar. 852 Hz, duygusal alanda kararlar almanızı kolaylaştırır” diyerek örnekler verdi.