Enerjide ‘İş’ Var

Yaşar Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Fen Bilimleri Enstitüsü’nde yüksek lisans ile doktora programlarına yeni uzmanlaşma alanları ekleyerek lisansüstü eğitimde kariyer fırsatı sunmaya devam ediyor. Türk Standartları Enstitüsü’nden (TSE) “ISO 50001 Enerji Yönetimi Sistem Standardı” belgesini alan ilk üniversite olan Yaşar Üniversitesi, dünyanın artan enerji ihtiyacı ve uzman açığını dikkate alarak “enerji yönetimi” yüksek lisans programı açıyor.

Lisansüstü eğitim almanın önemini vurgulayan Yaşar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ile Fen Bilimleri Enstitüsü yetkilileri, yüksek lisans ve doktora eğitiminin, bireye hem iş dünyası hem de kişisel gelişim açısından önemli katkılar sağladığını kaydetti. Yetkililer, Yaşar Üniversitesi’nin, akademik kadrosu ve çağdaş eğitim anlayışıyla teorik ve pratik bilgilerin harmanlandığı bir eğitim ortamı sunarak bireylerin kişisel ve kariyer gelişmelerine katkılar sunduğunu dile getirdi.

KARİYER FIRSATI

Küresel enerji tüketiminin, 2040’a kadar yüzde 48 artacağının öngörüldüğünü ve bu alanda yetişmiş uzmanlara ihtiyaç olduğunu vurgulayan yetkililer, “İşletme Mühendisliği Anabilim Dalı’nda, açılacak programın amacı, enerji teknolojilerini tanıyan, enerji verimliliği ve yönetiminin ana unsurlarını iyi bilen, enerji tüketimini yorumlayan, kontrol eden, azaltılmasına yönelik sürdürülebilir çözümler üreten, enerji yönetim sistemi standardını bilen ve enerji yönetim sistemini kurabilen uzmanlar yetiştirmek. Program kapsamında, öğrenciler,  yenilenebilir enerji sistemlerinden enerji piyasasına, enerji hukukundan kalite yönetimine kadar birçok ders alma imkanı bulabilecek. TSE ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi Belgesini almaya hak kazanan ilk üniversite olan Yaşar Üniversitesi, enerji tasarrufu ve enerji bilincini sağlayacak projeler geliştirmeye devam edecek” dedi.

YSR Enerji (2)

ENERJİ VERİLERİ

Türkiye’de elektrik üretimi için toplam kurulu güce göre, yaklaşık yüzde 38 oranında, dışa bağımlı olduğumuz doğalgaz, LNG, ithal kömür  kullanıyor. Son yıllarda elektrik üretimi için jeotermal, rüzgar ve güneş elektrik santrallerinin oranı ise artıyor. 2016 Haziran sonu verilerine göre, yüzde 6,5 oranında rüzgar, yüzde 0,7 oranında güneş, yüzde 1 oranında da jeotermal enerji, elektrik üretimi için kullanılıyor. Son bir yılda hidroelektrik santrallerinin elektrik üretimindeki payı ise yüzde 25’i geçiyor. Yetkililer, “Enerjide yerli ve yenilenebilir kaynakların kullanımı, bir yandan ekonomiye katkı sağlayıp dışa bağımlılığı azaltıyor. Ayrıca, yeni doğalgaz boru hatları, yapılması planlanan santraller, Türkiye’nin enerji koridorundaki kilit rolü de uzman ihtiyacını artıran faktörler” diye konuştu.

Rüzgar-enerjisi

Öğrenciler, Fen Bilimleri Enstitüsü’nde bilgisayar mühendisliği, elektrik- elektronik mühendisliği, enerji yönetimi, endüstri mühendisliği, mimarlık, iç mimarlık, işletme mühendisliği ve matematikte yüksek lisans, bilgisayar mühendisliği, endüstri mühendisliği ve matematikte de doktora eğitimi alabilecek.

Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde ise işletme, iletişim, kamu hukuku, özel hukuk, uluslararası lojistik yönetimi, uluslararası ilişkiler, turizm işletmeciliği, ekonomi, uluslararası ticaret ve finansman, İngiliz dili ve edebiyatı, sanat ve tasarım, grafik tasarımı ve psikolojide yüksek lisans, işletme, iletişim, özel hukuk, finansta doktora eğitimi alabilirken sanat ve tasarımda ise sanatta yeterlilik programına katılabilecek.