Harvard’da Görme Engellilere ‘Umut’ OlacakHARVARD’S ‘HOPE’ FOR THE VISUALLY IMPAIRED

Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölümü Araştırma Görevlisi ve Yüksek Lisans öğrencisi Umut Canoluk, araştırma alanında dünyanın en iyi tıp fakültesi olan Harvard Tıp Fakültesi bünyesindeki Schepens Göz Araştırma Merkezinde görme engelliler için yürütülen bir projeye, akademik araştırmacı olarak kabul edildi. Canoluk, 2 yıl boyunca, Dr. Eli Peli’nin kurup büyüttüğü görme bozukluklarının tedavisi üzerine araştırmalar yapan Peli Laboratuvarında, görme engellilerin dilleri aracılığıyla nesneleri beyinlerinde canlandırarak algılamalarını sağlayan BrainPort teknolojisinin geliştirilmesi için çalışacak.

Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölümünde yüksek lisans eğitiminin yanı sıra araştırma görevlisi olarak çalışan Umut Canoluk, 235 yıllık tarihe sahip alan Harvard Tıp Fakültesindeki, Schepens Göz Araştırma Merkezi Dr. Peli Laboratuvarında görme engelliler için yürütülen projeye, tüm dünyadan yapılan başvuruların arasından sıyrılıp akademik araştırmacı olarak kabul edildi.

Harvard Tıp Fakültesindeki, Schepens Göz Araştırma Merkezi Dr. Eli Peli Laboratuvarında, görme engellilerin nesneleri beyinlerinde canlandırarak algılamalarını sağlayan BrainPort teknolojisinin geliştirilmesi için çalışılıyor.

GÖRSEL ALGI VE YÜZ ALGISI ÜZERİNE TEZ YAZDI

Kabul sürecini anlatan Umut Canoluk, “Yüksek lisans tezimin araştırma odağı görsel algı ve yüz algısı üzerine. Tez danışmanım da olan Prof. Dr. Emre Özgen’den deneysel psikoloji üzerine laboratuvar dersleri aldım. Yüksek lisansımı bitirdikten sonra akademik açıdan geleceğimi şekillendirmek için araştırma yaparken bu ilanı gördüm. Tüm dünyadaki araştırmacılara açık bir ilandı. Deneysel psikolojide laboratuvar yöntemlerini etkin olarak kullanabilen hem yazım hem de deneylerin hazırlama aşamasında yardımcı olabilecek deneysel psikolog arıyorlardı. İlk aşamada benden daha önce yaptığım deneylerin özeti hazırlamamı istediler. Örnek çalışmalar yapıp gönderdim. Tezim de onların çalışma alanlarıyla paralel olduğu ve kendi araştırma alanlarındaki konularla ilgili deneyleri hazırlayabilecek yetide olduğumu gördüler. İlk internet üzerinden yaptığımız görüşmede karşımda Türkçe ‘merhaba’ diyen birini duymak çok ilginçti. Böylelikle ekipte, bir Türk’ün, doktora sonrası araştırmacı olarak çalışan Zahide Pamir’in olduğunu öğrendim. Görüşmelerden sonra da beni akademik araştırmacı olarak kabul ettiler” dedi.

Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Emre Özgen Umut
Canoluk’un tez danışmanlığını yaptı.

DÜNYACA ÜNLÜ DR.ELİ PELİ’NİN ARAŞTIRMASI

Bugüne kadar dünyaca bilinen birçok araştırmaya imza atan Dr. Eli Peli’nin Laboratuvarındaki çalışma hakkında da bilgi veren Umut Canoluk, “Projenin başında araştırmacı Dr. Jae Hyun Jung var. Görme engellilerin dilleri aracılığıyla nesneleri görmesini sağlayan bir teknoloji olan BrainPort sistemini geliştirmek için çalışılıyor. Sistem temel olarak, gözlüğe yerleştirilen bir kamera tarafından çekilen görsel veriler, elde tutulan bir kontrol mekanizmasına ulaştırılıyor. Bu sistem, kameradan gelen dijital sinyalleri elektrik titreşimlerine dönüştürüyor ve bunu dil üzerinde tutulan 600 elektrotun bulunduğu ızgara gibi bir bölge içeren parça aracılığıyla dile gönderiyor. Dildeki sinirler de bu titreşimleri beyne gönderiyor. Beyin de bu titreşimleri görsel sinyaller olarak algılayıp görsel kortekste yeniden yönlendirerek kişinin nesneleri piksel şeklinde algılayıp görmesini sağlıyor. Benim de dahil olduğum proje ekibi, aygıtın objeleri arka plandan ayırması için ne gibi farklı özellikleri kullanabiliriz üzerine çalışma yürütüyor. Geçen yıl çıkarttıkları çalışmada, arka planı algılanması gereken objeden ayırt etmeyi kolaylaştırmak için farklı bir sistem geliştirmişler ve gölgeleri de daha iyi ayırt edebilen, objeleri arka plandan daha iyi ayırabilen bir sistem ortaya çıkmış. Görme engelliler için daha kolay kullanılabilir ve verimli hale getirmeye çalışıyorlar” diye konuştu.

GELECEĞİN TEKNOLOJİSİNDE ÇALIŞACAK

Psikoloji eğitimi açısından baktığında hiç tahmin etmeyeceği bir alanda çalışacağını belirten Canoluk, “Duygusal olarak baktığımızda insanların hayatında çok büyük değişiklikler yapabilecek bir teknoloji üzerine çalışan bir ekipte yer alacağım. Üzerine düşündükçe gelecekte önemli olabilecek şeylere dahil olmuş olmak tabii ki çok güzel bir his. Görme engelli insanlarla bire bir iletişim halinde oldum ve onların hayatında en küçük bir etki bile yaratsa çok mutlu olurum. İleride de araştırmacı ve akademisyen olarak hayatıma devam etmek istiyorum” dedi.

ÜLKEMİZ İÇİN GURUR VERİCİ

Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı ve Canoluk’un tez danışmanı Prof. Dr. Emre Özgen ise “Umut, çok yetenekli bir öğrenci. Gurur duyuyoruz ama gururun büyüğü onun. Çok saygın, çok önemli bir kurumda görev yapacak. Biz burada bilim eğitimi, bilim araştırmaları yapıyoruz, beyin nasıl çalışır, görsel algı nasıl çalışır eğitimini veriyoruz. Umut, bunun nasıl uygulandığı ile ilgili geleceğin teknolojisi alanında çalışacak. Bu bilimsel bulguların nasıl olup da insanların işine yarayabileceğine yönelik bir deneyim yaşayacak. Hem öğrencimiz hem meslektaşımız hem de yurttaşımız olarak bizim için gurur verici” diye konuştu.

Research Assistant and graduate student at Yaşar University’s Department of Psychology, Umut Canoluk was admitted as an academic researcher for a project that is being run for people with visual impairment by the Schepens Eye Research Institute, an affiliate of Harvard Medical School.  At the Peli Laboratory that has been conducting studies on treatment of visual impairments since it was founded by Dr. Eli Peli, during his 2-year stay, Canoluk will work on a research for improving the BrainPort technology that enables the visually impaired to perceive objects by picturing them in their minds through their tongues.

A RESEARCH BY WORLD FAMOUS DR. PELI

  To give information about the project that is run at the laboratory of Dr. Eli Peli who is known for numerous world famous researches, Canoluk stated, “The project’s main researcher is Dr. Jae Hyun Jung. The research is intended to improve the BrainPort system, a technology that allows the visually impaired to see objects by using their tongues. To basically explain how the system works, a cam placed on goggles retrieves visual data relating to an object, and this data is then communicated to a control mechanism that the person is holding. This system converts the digital signals from the cam into electrical vibration, and conveys them to tongue through a piece on the tongue where there is a grid-like area involving 600 electrodes. The nerves on tongue send these vibrations to brain. And the brain perceives these vibrations as visual signals, thereby redirecting them to visual cortex to help the visually impaired perceive objects in the form of pixels and see them. The project team, in which I am also a researcher, is working on what kind of differentiating features we should focus on so the device can separate objects from the background. The study last year already developed a different system to make it easier to focus solely on the object itself by separating it from the background. This system that they developed last year is better at detecting shadows and separating objects from the background. They are now working to make the system easier to use and more efficient for the visually impaired.”

  Prof. Emre Özgen, Head of the Department of Psychology and Canoluk’s thesis advisor, also noted, “He will serve at a highly reputable and important institution. We are teaching science and doing scientific researches here. We are teaching how brain and visual perception work. Umut’s studies there will further focus on the future technology relating to how this knowledge is practiced. It will be an experience for him to see how such scientific findings can be of use for people. We are proud that our student and colleague Umut has been successful and that he will represent our country there.”