NPO Ertuğrul Dünyada Barışa adlı Japon organizasyonu tarafından projelendirilen ve Türk dostluğunu anlatan filme Japonya’da yaşayan Yaşar Üniversitesi mezunu Gizem Gülbent de destek verdi.
Ertuğrul Fırkateyni faciasının ardından güçlenen Türk-Japon dostluğu temalı sinema filmi projesi için Japonya harekete geçti. Genç yaşında kariyeri için İzmir’den Japonya’ya giden Yaşar Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü mezunu Gizem Gülbent de projeye destek vererek Türk gençlerine örnek oldu.
Türk Japon dostluğunun simgesi haline gelen Ertuğrul Fırkateyni faciasını unutmayan Japonlar, 2012 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta Barış, Dünyada Barış” sözünden esinlenerek “NPO Ertuğrul Dünyada Barışa” ismini verdikleri bir organizasyon oluşturdu. Organizasyon 2014 yazında çekilip, 2015 yılında vizyona girmesi planlanan Türk-Japon dostluğu temalı sinema filmi için kolları sıvadı, bağış kampanyası başlattı.
22 YAŞINDA GELEN BAŞARI
Çoğunluğunu Japonların oluşturduğu 600 üyeye sahip organizasyona, Yaşar Üniversitesi’nden mezun olur olmaz kariyeri için Japonya’nın başkenti Tokyo’ya giden Gizem Gülbent (24) de dahil oldu. Henüz 22 yaşında Microsoft Japonya’nın ortağı Dunksoft şirketinin uluslararası pazarlama departmanına kabul edilerek büyük bir başarı elde eden genç kız ülkesini de tanıtmak adına çeşitli Japon derneklerine üye oldu.
ÜLKEM İÇİN HER ŞEYİ YAPARIM
Çalıştığı Dunksoft firmanın da film projesine dahil olması için girişimlerde bulunan Gizem, ‘NPO Ertuğrul Dünyada Barışa’ organizasyonunun başkan ve üyelerini Dunksoft CEO’su Koichiro Hoshino ile bir araya getirdi. Böylece firmasının bu anlamlı filme maddi destek vermesini sağladığını belirten Gizem Gülbent, “Ülkem için her şeyi yapmaya hazırım. Özelikle böylesi anlamlı bir projede benim de olmam gerektiğini düşündüm” dedi.
ATATÜRK’ÜN MESAJINI KENDİMİZE İLKE ALDIK
Bir Türk kızının bu anlamlı girişimini takdir ettiklerini belirten NPO Ertuğrul Dünyada Barışa Organizasyonu Başkanı Kiyoharu Kirk Ura ise proje için şu bilgileri verdi:
“Artık dünyanın barışa ihtiyacı var. Japonya ve Türkiye bir araya gelerek dünyaya barış mesajı verebilir. Biz organizasyon olarak Atatürk’ün “Yurtta Barış, Dünyada Barış” sözünü benimsedik. Zaten Japonya ve Türkiye uzun yılardan beri dost iki ülke. Bu çok uzun yıllara dayanan dostluğu filmle bütünleştirip tüm dünyaya göstermek istiyoruz. Bu yüzden Gizem Gülbent gibi gençlerimizin bu girişimleri bizim için çok anlamlı. Şu anda 600 üyemiz var ve bunları yalnızca 12’si Türk. Umarım bu sayı giderek daha da çok artacak. Kısa sürede 13 milyon yen topladık. Katkılarından ötürü Dunksoft firmasına da teşekkür ediyorum.”
124 YILDIR UNUTULMAYAN DOSTLUK
2’inci Abdülhamid, 1887 yılında Japonya İmparatoru Komeii’nin yeğeninin bir savaş gemisiyle İstanbul’u ziyaret etmesinin ardından Japonya’ya bir heyet gönderilerek iade-i ziyaret yapılmasını emretmişti. Gemi, II. Abdülhamid’den Japon İmparatoruna mücevherli imtiyaz nişanı ve diğer hediyeleri götürecekti. Padişahın isteği üzerine donanmanın en güzel gemisi bu iş için tahsis edildi. Bazı uzmanların bu geminin çürük olduğu ve böyle bir seferi tamamlayamayacağı yönündeki raporlarına rağmen ‘Ertuğrul’ ismini verdikleri fırkateyn, Temmuz 1889 yılında İstanbul’dan yola çıktı ve 11 ay sonra 7 Haziran 1890 tarihinde Japonya’nın Yokohama Limanı’na vardı. Japonya sularında 3 ay boyunca kalan Ertuğrul Fırkateyni, Japon Deniz Kuvvetleri’nin tayfun uyarısına rağmen dönüş için 15 Eylül 1890 tarihinde Yokohama Limanı’ndan ayrıldı. Kuşimoto açıklarında tayfuna yakalanan gemi 16 Eylül 1890’da kayalara çarparak battı. Kazada gemide bulunan 609 mürettebattan sadece 69 denizci kurtulabildi ve Amiral Osman Bey de dahil diğer mürettebat hayatını kaybetti. Korkunç kaza üzerine Oshima Adası sakinleri her türlü tehlikeyi göze alarak sağ kalan kazazedeleri kurtarıp tedavi ettiler. Bunun üzerine Japon-Türk dostluğu başlamış oldu.