İstiklâl Marşı 100 yaşında

Yaşar Üniversitesi, 12 Mart İstiklâl Marşı’nın kabulünün 100. yılı ve Mehmet Akif Ersoy’u anma etkinlikleri kapsamında 2021 yılının teması “On Kıta Bir Vatan, İlelebed İstiklâl” başlıklı bir seminer gerçekleştirdi. Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kahyaoğlu, çevrimiçi seminerde, Kurtuluş Savaşı’nın amacını ve ruhunu, milletin bağımsızlık istek ve azmini dile getiren İstiklâl Marşı’nın yazılış ve kabul sürecini anlattı. Ayrıca, Kütüphane ve Bilgi Merkezi’nde yer alan basılı ve elektronik kaynakların yer aldığı, çevrimiçi bir sergi de açıldı.

Yaşar Üniversitesi, İstiklâl Marşı’nın, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından milli marş olarak kabul edilmesinin 100. Yıl dönümünde “On Kıta Bir Vatan, İlelebed İstiklâl” başlıklı çevrimiçi seminer gerçekleştirdi. Sanat ve Tasarım Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kahyaoğlu, milli mücadeleye en başından itibaren destek veren Mehmet Akif Ersoy’un, ulusal yarışmaya karşı çıkmasına karşın Hamdullah Suphi’nin yoğun ısrar ve ricasıyla İstiklâl Marşı’nı kaleme aldığını hatırlatarak, “Meclis, kendisine özgürlük muştulayan bir şiiri İstiklâl Marşı olarak kabul etmiştir. O metin ki Yunanlılar İzmir ve Bursa’dan sonra Kütahya ve Eskişehir’i ele geçirerek, Sakarya Vadisi boyunca mevzilenip Ankara’yı tehdit eder hale geldiklerinde ve Meclis’in Anadolu’nun daha da içlerinden bir yere taşınması tartışılıyorken yazılmıştır. Meclis’in temsilcileri, aralarında bulunan eğitim, yaş ve görüş ayrılıklarına karşı, onları bir arada tutan vatanı kurtarma arzusu, vatan sevgisi ve yazgı birliği ile İstiklâl Marşı’nın 1 Mart 1920’de kürsüde okunan ‘Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak’ dizesini büyük bir coşkuyla karşılayıp ayakta alkışladı. İstiklâl Marşı’nın güftesi 12 Mart 1921’de resmi olarak kabul edildi. Meclis’i olan ama henüz uluslararası arenada politik bir kimliğe bürünmemiş bir siyasi oluşumun, geleceğe dair iradesini ve var olma sürecini gösteren önemli bir metin ortaya çıkmış oldu” dedi.

Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kahyaoğlu, çevrimiçi seminerde, Kurtuluş Savaşı’nın amacını ve ruhunu, milletin bağımsızlık istek ve azmini dile getiren İstiklâl Marşı’nın yazılış ve kabul sürecini anlattı.

İSTİKLÂL MARŞI, ÜMİT VE CESARET VEREREK BAŞLAR

Mehmet Akif’in hayatını, milli mücadele döneminde üstlendiği rolü ve sonrasında yaptıklarını anlatan Mehmet Kahyaoğlu, Mehmet Akif’in yarışma için verilen ödülü reddedip “Metin milletin malıdır” dediğini de hatırlattı. Dr. Kahyaoğlu, “İstiklâl Marşı, son kıtası 5 olmak üzere dörder mısralık 10 kıtadan oluşmaktadır. Öne çıkan kavramlar, İstiklâl düşüncesine bağlılık, hürriyet ve imandır. Alsancak ile simgeleştirilen bayrak, bağımsızlığın sembolüdür. Yaşam ve özgürlük arasında, ocak ve ocakta yanan ateşle koşutluk kurularak, sadece ocağın yanması değil, o ocağın mavi gökyüzünde ‘yüzen’ al bayrağın altında bulunması önemlidir ki bu da özgürlüğün ifadesidir. İstiklâl Marşı, ümit ve cesaret vererek başlar ve bu durum sonuna kadar artarak devam eder. İlk iki kıtada bayrağa sesleniş varken üçüncü ve dördüncü kıtada toplum adına özgürlüğü ve mücadeleyi haykırır. Beşinci ve altıncı kıtada ise bu kez topluma seslenir, ona yön verir. Yedinci ve sekizinci kıtalarda dinsel bir söylem geliştiren Mehmet Akif, yurt sevgisini inançla harmanlamaktadır. Dokuzuncu kıtada Tanrı’nın İstiklâl için vereceği yardım ve bu yolda şehit olanların sevincini anlatır. Şair, son kıtada yine bayrağa seslenir ve bayrağın ve Hakk’a tapan milletin hak ettiği şeyin hürriyet olduğunu söyler. Öte yandan, Mehmet Akif, Hakk’ı bulan ve ona tapan bir milletin İstiklâle layık olduğunun altını çizmektedir. Bu çerçevede Tanrı yolunda mücadele ederken ölmeyi, yani şehitliği yüceltir” diye konuştu.

Ayrıca anma günü etkinlikleri kapsamında Yaşar Üniversitesi Kütüphane ve Bilgi Merkezi tarafından, Mehmet Akif Ersoy’u ve İstiklâl Marşı’nın ruhunu anlatmak, aynı zamanda Kütüphane ve Bilgi Merkezinde yer alan basılı ve elektronik kaynakları sergilemek amacıyla bir web sitesi hazırlandı.